Pages

Subscribe:

CEVŞEN DUASI

B

21 Şubat 2017 Salı

Neydi O Yıllar..


Hey gidi yıllarım nasılda geçtiniz ,bittiniz .







Yavas yavas geçiyor Gözlerimin önünden Ilk okula gidisim Ilk kitabim kalemim O sevincim Her sey daha dün gibi Benligimle iç içe Annemin güzel yüzü Bahçemdeki çiçekler O günler Baskaydi bir baskaydi o heyecanlar Nasilda geçti gitti o zamanlar Bilemezsin sevgilim Bilemezsin birtanem Bilemezsin neydi neydi o yillar Zaman nasil geçiyor Hele gençlik yillari Öyle zor ki inanmak Hiçbir sey yapamamak Ve susmak Her sey daha dün gibi Nasil mutluyduk bilsen Günlerim gecelerim Bitmeyen tükenmeyen Düslerim

Belkide aşk dediğin erişilmez olmalı ...

17 Şubat 2017 Cuma

Bu yangın böyle her yanı saracak Külleri semalara savrulacak Ben sana teslim ben sana tutsak Aşığım yüreğim çıkacak yerinden Zincirimi kırdı aşk

aşk zinciri ile ilgili görsel sonucu 

Bu yangın böyle her yanı saracak
Külleri semalara savrulacak
Aşığım yüreğim çıkacak yerinden
Ben sana teslim ben sana tutsak
Zincirimi kırdı aşk


Her sabah seher yelini kaçırmayıp onunla Dost'a gidin, sararmış yüzünüzden akan yaşlarınızdan, yanan ciğerlerinizden bahsederek selâm verin. Bel.li.ki mukabil selâm alırsınız

Otomatik alternatif metin yok.

Salât, namaz demektir bunu hep biliriz amma asıl murad hararetle anış, iştiyakla Hakkın hususî huzuruna girmeğe muvaffak olmak ricâsı imiş. Salâvat ise Peygamberimizi iştiyakla anışımız demekmiş. Bütün selâmetler onun huzurunda olduğu için O'ndan mukabil selâm istemiş oluyoruz.

Birisini görünce selâm veririz, o da bizim selâmımızı iade eder, yani biz ona Selâmün aleyküm deriz. O da bize Aleykümselâm der. Biz ona ALLAH’ın selâmeti üzerine olsun. ALLAH seni bütün felâketlerden muhafaza buyursun, ruh ve beden yönünden esenlik versin, deriz. O da ALLAH’ın selâmeti senin de üzerine olsun, der. 

Peygamber Efendimize salâvat getirirsek, o da ya dışımızda ise karşımızdan veya içimizde ise gönlümüzün derinliklerinden yani bizim erişebileceğimiz en son kemâlât ve idrak noktasından bize mukabele eder ve selâmet diler. Öyle olunca her müminin her an fahri âlem efendimizle mükâlemesi var demektir. Biz O'nu yine kendi nuruyla göremiyorsak, kabahat bizimdir, O'nu görmek Hakkı görmek demektir. Baht işidir, çünkü O'nu kendinde bulan, hakikatini gören mesut kişidir. Şefaat bu buluştadır.

O'nun nuru cümle yaratılmışların muradıdır mâdem aşk ile bir daha tecrübe edelim: Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âlihî ve eshâbihî ve evlâdihî ve ezvâcihî ve zürriyyetihî ve ehli beytihî ve ashârihi ve eşyâihî ve muhibbîhi ve ümmetihî ve aleynâ meahüm ecmaîn.

Her sabah seher yelini kaçırmayıp onunla Dost'a gidin, sararmış yüzünüzden akan yaşlarınızdan, yanan ciğerlerinizden bahsederek selâm verin. Bel.li.ki mukabil selâm alırsınız



16 Şubat 2017 Perşembe

İnsan, bâzı günleri kitapların arasında saklayıp kurutmak istiyor. ` İsmet Özel

 

İnsan, bâzı günleri kitapların arasında saklayıp kurutmak istiyor.
` İsmet Özel

Veren de ,sevdiren de, alan da o değilmiy di ?

Görüntünün olası içeriği: 1 kişi, yazı

EŞ SUSTURULURSA

Görüntünün olası içeriği: bir veya daha fazla kişi ve açık hava 


EŞ SUSTURULURSA

Eşini kendi elleriyle beceriksizleştiren, yeteneksizleştiren bir eşin ailesini yönetmedeki zorluğunu Allah kimseye göstermesin.

Bazen eş, eşiyle aralarında bir tatsızlık yaşanmaması için kendi kişiliklerini hiçe sayabiliyor. Her türlü fedakarlığı yaptığı takdirde, sürekli alttan aldığı zaman, eşinin her talebine ‘evet’ dediğinde ailesine huzur geleceğini düşünen erkek veya bayan eşler çoktur.

Ancak beklenilen durum kısa bir süre için gerçekleşmiş olsa bile uzun vadede sorun çözücü davranış değildir. Öte yandan, eşine diklenmek, karşı çıkmak, direnmek de çözüm getirmez.
Zira eşlerden birinin kişiliğinin ezilmesi, onun evin huzuru için ‘katkı’ koymasını engellemiş olur.

Böylece yük, tek eşin üzerine yığılır ve o da yalan zamanda bunalır ve ailedeki huzursuz ortamın çoğalmasına yatırım yapmış olur.
Fedakarlığı ön planda tutan eşlerin eşlerine verdiği karşılık genellikle şöyledir:

“Nasıl istersen öyle olsun.
Ne dersen onu yapalım.
Sen en iyisini bilirsin.
Yeter ki kızma, dediğin olsun.
Ben ne anlarım…” v.s.

Eşinden bunları duyan diğer eşin keyfi yerindedir.
“Hah şöyle… Şimdi oldu…
Yola gel bakalım…
İşte bunu de, canımı ye…
Ben de senden bunları duymak isterim…
Akıllı insan olduğun belli oldu…
Eş bu demek… Aile bu demek…” v.s.

Dudaklarından buna benzer sözcükler dökülen ya da aklından böylesi düşünceler geçen eş, neleri kaybettiğini, başına ne işler açtığını, nasıl bir hatanın içine düştüğünü ne denli ağır bir fatura ödeyeceğini zamanla görecektir.
Çünkü yakında evi idare etmekte, çocuklara sahip çıkmakta, aile içi sorunlarla baş etmekte zora girecektir.

Eşini evde hizmetçi gibi gören ya da sadece dışarıda para kazanıp evin maddi ihtiyaçlarını karşılamak gibi görevi olduğunu zanneden bir eş; aile denen minyatür bir devleti kimsenin tek başına yönetemeyeceğini, sorunlarla başa çıkamayınca anlayacaktır.

İşte o zaman;
Fikrini söndürdüğü,
Yeteneklerini körelttiği,
Zihinsel gelişimini engellediği,
Önerilerinin filizlerini kopardığı eşinin pek de yararını göremeyebilir. Zira o da her şeyi eşinden bekleye bekleye dağarcığındaki sözlerini, fikirlerini, görüşlerini istemeye istemeye yok etmiş bir haldedir artık…

Eşler bu konuda atmaca gibi dikkatli olmalıdır. Eşinin düşüncelerine, fikirlerine, yaptığı işlere ‘önem’ vermeli, onu takdir etmeli, ondan destek istemelidir.
Eş susturulursa;
Çocuklar da susar… Ev de susar… Ailedeki canlılık da susar.

Dr. Yaşar Kuru

Vay be böyle adam gibi adamlarda varmış. Helal olsun.

Görüntünün olası içeriği: bir veya daha fazla kişi ve yazı

Evlenmelerinin Üzerinden 5 Ay Sonra Felç Kalan Karısına 56 Senedir Bakan Adam;
Du ve Zhou Yuanfa çifti, 1959 yılında Çin'de evlendi. Evliliklerin ilk aylarında yaşadıkları şehrin yakınlarında bir kömür ocağında çalışan Du Yuanfa, bir akşam karısının rahatsızlandığı haberini aldı. Hemen çalıştığı kömür ocağından ayrılıp evine dönen Du, doktorların bile tam olarak anlayamadığı hastalık yüzünden karısının tüm hareket kabiliyetini kaybettiğini öğrendi. Du'nun haberi alan birçok arkadaşı; karısından ayrılıp yeni bir hayata başlamasını söyledi ancak hiç kimseyi dinlemeyen Du, karısının yanına gitti ve "Hayatımın sonuna kadar sana bakacağım" dedi. Olaydan sonra çalıştığı kömür ocağından ayrılan Du, karısına daha yakın olabilmek için evine çok yakın bir yerde daha az bir ücretle çiftçi olarak çalışmaya başladı. Karısını birçok doktora götürmesine rağmen hiçbir sonuç alamayan vefakar adam, komşularının ve yaşadıkları bölgedeki herkesin sevgisini ve takdirini kazandı. Bölgede yaşayan birçok kişi yaşlı çifte yardım ediyor. Tüm bu olanlara rağmen bir an olsun karısından ayrılmayan Du, aradan 56 yıl geçmesine rağmen hala onu besleyerek, temizleyerek ve masajını yaparak tüm dünyaya gerçek aşkın ne olduğunu gösteriyor.


14 Şubat 2017 Salı

[BİR TAVSİYE BEKLEYENE]

Otomatik alternatif metin yok.  

[BİR TAVSİYE BEKLEYENE]
Niyetini temizleyerek başlamalı işe; nefse ait heva ve heveslerden, akla ait çıkar ve menfaat hesaplarından kalbini temizleyerek... Herhangi bir işe nefsani bir maksat ve arzu karışırsa, o işin bereketi gider, kalp doğru yoldan saparak dolambaçlı yerlere saplanır, lüzumsuz meşgûliyetlerin içine düşer. Bu da iki netice meydana getirir: Nefs, arzularını ya gerçekleştirir veya gerçekleştiremez. Nefsin garazı ve arzusu gerçekleşirse; onun helaki bundadır. Nefsani arzuların gerçekleşmesinden başkaca cehennemin kapısını açan bir anahtar yoktur. Nefsin arzusu tahakkuk etmezse ekseriya bu arzu kalpten silinmiş olduğu içindir. Nefsin kurtuluşu da bundadır. Nefsin, arzularından menedilmesinden başkaca da cennet kapısının anahtarı yoktur. Nitekim Hak Teâlâ şöyle buyurur: Cennet, nefsini heva ve hevesinden menedenin yurdudur. [79:40-41] Nefsini, boş, geçici, sonsuzlukta hiçbir getirisi olmayan davranışlardan koruyana gelince şüphe yok ki cennettir onun yeri yurdu... Yapılan işlerdeki nefsani arzular, o işlerin Allah Teâlâ'nın rızasını kazanmaktan başka bir gaye için yapılması manasına gelmektedir. Velhasıl nefsin benliğinin ucu bucağı yoktur. Bu suflî kuvvet, insanın içinde durduğunda farketmediği ama dışına çıktığında iğrendiği pisliği gibidir ve nefsin halleri pek gizlidir, sakınabilene aşk olsun.

10 Şubat 2017 Cuma

Ya Rabbi! Sen, beni benden iyi biliyorsun. Sana kavuşturacak yol ne ise, bana onu nasip eyle. *Ma’rûf Kerhî (k.s) //Hayırlı Cumalar olsun.

uzaklara dalmak ile ilgili görsel sonucu 

Ya Rabbi!
Sen, beni benden iyi biliyorsun.
Sana kavuşturacak yol ne ise, bana onu nasip eyle. *Ma’rûf Kerhî (k.s) //Hayırlı Cumalar olsun.


9 Şubat 2017 Perşembe

Ateşle Oynama

  

Bu şarkıyı aylar öncesi dinlerken çok beğenmiştim :) şuanda sık çalınanlara arasında görüyorum .


 ♥Sen güle bense aska aşığız ♥

6 Şubat 2017 Pazartesi

Babaannem derdi ki:

Görüntünün olası içeriği: 1 kişi, açık hava ve yakın çekim 

Babaannem derdi ki:

"Gözünde devleştirdiğinin kerameti 
bir ucuz söze bakar...

Alimin hoşafına ekmek doğrasan,
doyarsın...
Cahilin ziyafet sofrasının her lokmasında
adım atacağın yerlere
bir gün patlayacak olan mayınları koyarsın...

Gayrı gayrete gerek yok kızım...

Unutma!
Esneyen lastiği önce kim bırakırsa
ötekinin canını yakar..."MERAL DEMİR

S/ÖĞÜT-Babaannem Derdi ki 3 isimli kitabından

Foto:?

Babaannem derdi ki:

Görüntünün olası içeriği: 1 kişi  

Babaannem derdi ki:
"Ardına bakmadan yürüyeceksin...
İyi, gördüğünü söyler kızım;
kötü, verdiğini...
Kimin dost, kimin düşman olduğunu
er geç göreceksin...

Kilitsiz ağız misafire de han, hırsıza da...
Herkese verecek bir söz bulursun;
söyleyecek lafın olur mu arsıza da?

Sen yüzünde özünü görebildiklerini kuşan...
Mutlu mu olur sanırsın
otun bokun derdine koşan?

Sende olan varsın seninle yürüsün...
Olmayan, paşa gönlünün istediği kadar ürüsün...

Kepazelik kepazeyi silkinmek değil...
Asıl silkinemezsen sürünürsün...

Deliksiz kayış, ne bele sefa,
ne olur bağış...
Huzur mu dedin?
O halde kap minderini,
çirkinliklerde bile güzeli görebilene karış..."MERAL DEMİR

S/ÖĞÜT 3-Babaannem Derdi ki isimli kitabından

Foto:?

Babaannem derdi ki:

Görüntünün olası içeriği: 1 kişi, oturuyor ve yakın çekim 


Babaannem derdi ki:
Erkeklerin yaşları içine akar,.
Kimse görmez onların ağladığını...
Koparmak istedikçe kör düğümleri ,
acıları daha bir sıkı bağladığını...

Allah sevdaları da helalinden versin...
Sevdiğin adamın çölünde çiçek ol kızım...
Çünkü sen bir arı için en güzel çiçeksin...
Helalin helalliği gönlüne çiselensin...

Ve desin ki:
'Beni en çok mutlu eden sensin dünyada...
Sadece öldüğümde değil
her güldüğümde 
hakkını helal et bana...' "MERAL DEMİR

S/ÖĞÜT-Babaannem Derdi ki isimli kitabından

Fotoğraf: Seyhan Terzioğlu

Mutlu olmak istiyorsan ❣____❣Seni mutlu eden şeyleri yapmalısın 😊

 

Mutlu olmak istiyorsan ❣____❣Seni mutlu eden şeyleri yapmalısın 😊

Hayatınız da canınızı sıkan mı var ? Tutun tutun atın :D Oh be :D

  
Hayatınız da canınızı sıkan mı var ?
Tutun tutun atın :D Oh be :D

3 Şubat 2017 Cuma