Pages

Subscribe:

CEVŞEN DUASI

B

25 Nisan 2014 Cuma

Allahım aç aşk kapılarını ♥

Dert sahibine,
Şöyle derler: "Bizden gam ve kederi gideren Allah'a hamd olsun. Gerçekten Rabbimiz çok bağışlayıcı ve şükrün karşılığını vericidir." 
[Fâtır:34]  
Bir kimse aceb yok mu ki bu sînemi yara,
Şerh ede ona hâlimi, sinemdeki yara!...

... Meğer hevâdan bir damla, sâfâdan bir denizi bulandırırmış...
"Yiğidi aşk ağlatır, dert öldürür" derler... Fakirin derdi aşk ise ya nice söylesin... Hali pür melalimizi  ketmedip sözü sahibine emanet etmek dileriz.
Bilemiyoruz yukarıdaki levhayı okumayı denediniz mi? Mustafa Râkım Efendi'nin (v. 1826) aşk ettiği bir hadis-i şerif metnidir.

ألا أعلمك يا أبا أيوب كلمة من كنز الجنة، أكثر من قول لا حول ولا قوة إلا بالله

Râvisi şehr-i asitane'nin manevi sultanı Ebu Eyyûb Halid bin Zeyd hazretleri... Bakın ne buyuruyor: "Hz. Peygamber(sav) bana şöyle tavsiye etti: “La havle ve la kuvvete illa billah” sözünü çokça söyle! Çünkü o, cennetin hazinelerinden bir hazinedir."
ve ekledi: "Cenâb-ı Hak bir kimseye ni'met ihsan eder de o kimse de ni'metin bekâsını dilerse, (Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billahi) zikrine çokça devam etsin"
"La havle"nin şerhini bilirsen, gücünün yetmediği şey, aydınlanır sana, daimî diri olan Allah'ın yardımıyla, onunla savaşabilirsin. Bu söz, sana aydınlanırsa, onun eteğinden başka birşeye sarılmazsın, ondan başkasına güvenmezsin, gücü, kuvveti bırakır, ağlayıp sızlarsın; gururdan, cebbarlıktan vazgeçersin. Gece  gündüz, Allâh'a kulluk edersin; boyuna yalvarıp yakarmaktan, yanıp yakılmaktan başka bir çâre aramazsın; kulluktan başka birşeyin ardından koşmazsın, varlığı, benliği ancak kulluk defeder; varlığın, benliğin kafasına yüzlerce muşta vurur da senden uzaklaştırır. Onu çarpınıp çırpınmak değil, kulluk defeder; sakınıp çekinme yayını ger de oka tut onu... Nefsin dilediğini yapma; ibâdeti çoğalt, benlik, onunla eksilir. Çünkü zıt, zıddıyla yok olur; kışın âfeti, temmuz değil midir? [Hz.Pir Mevlana]
Bir hazine değerindeki bu cümle yeis ve ucub gibi manevî hastalıkların da ilacı... Şöyle ki: olup biten hâdiselerin ve şeytan gibi aldatıcı varlıkların serbest ve sahipsiz olduğunu zanneden veya ülfetten dolayı hâdiselerin gerçek failini göremeyen insanın ümidi kırılır, bazen hayatını zehir eder. Diğer taraftan, yapılan bazı hayr û hasenata vesile veya aracı olduğunu gören insan, bunları kendi güç ve kuvvetiyle yaptığını zanneder, hakikî failin kendisi olduğunu düşünür. Oysa mahiyeti itibarıyla unutkan, aceleci, bencil, korkak, muhtaç olan insan daha çok kusurlu, hatalı ve noksan işler yapar. Öyleyse insanın kendini beğenip övünme hakkı yoktur. İşbu cümle der ki:
"Ey insan, isyan, belâ ve musibetlere maruz kaldığında ümitsiz olma, Allah’tan güç ve kuvvet iste. Diğer taraftan mehâsin ve kemâlata karşı malikiyet davasından da vazgeç!" 


 Bu günden tezi yok gönlünde tesbih, yüzler ile cennetin hazinesini vird edinene selam olsun, kendisine aşk û muhabbet kapıları feth û küşâd olunsun ya huu ♥

Mevlam ateş-i aşkınızı ziyâde eylesin
Gam ve telaş sizlerden uzak olsun da
huzur bulasınız efendim